Hüseyin Dilber: "Rusya'da kariyer yapmak cesaret ve tutku gerektiriyor"
Türk oyuncu Hüseyin Dilber, Rusya'daki oyunculuk kariyerine dair deneyimlerini, iki ülke sineması arasındaki farkları ve genç oyunculara verdiği tavsiyeleri paylaşıyor.
RR: Hüseyin Bey, oyuncu olmanın sizin için bir çağrı olduğunu ne zaman ve nasıl anladığınız hakkında biraz bahseder misiniz?
- Türkiyede yaşarken zaten tiyatro ile ilgileniyordum. Doğup büyüdüğüm şehir olan Sakarya’da kendi tiyatro ekibimi kurdum ve bu ekip ile birlikte birçok sahne gösterisinde bulundum. Ayrıca oyunculuğu uzun yıllardır yapıyorum. 2012 senesinde Moskova’ya geldiğimde film ve dizi oyunculuğu kariyerine başladım. 12 senedir yaklaşık 20 tane projede yer aldım ve hala oyunculuk kariyerime aktif olarak devam etmekteyim.
RR:
- Unutmam mümkün değil, Moskova’ya geldikten 4-5 ay sonra Rusyanın 1 kanalında yayınlanan ilk Rus-Türk projesi “YASMİN” adlı dizide 62 bölüm başrolde oynadım. Önceden çok fazla sahne deneyimim olmasına rağmen kamera karşısında ilk kez yer alıyordum ve inanılmaz heyecan verici bir duygu yaşadım. Ayrıca her yeni projede aynı heyecanı hala yaşamaya devam ediyorum.
RR:
- Çok zor olmadı, benim için önemli olan nerede yaşadığım değil kim ile yaşadığımdır. Uyum sağlamam yaklaşık 1 haftamı aldı desem yalan söylemiş olmam. Alışmakta en çok zorlandığım şeyden öte hala alışamadığım şeyi söylemek isterim, Rusyanın kışı inanılmaz zor geçiyor. Türkiye’de doğmuş ve 25 sene yaşamış biri olarak buranın kışı pek alışabileceğim bir şey gibi durmuyor ama bu olumsuzluğu bir kenarı bırakırsak Moskova’da yaşamayı seviyorum.
RR:
- Ben sadece Rusya sisteminde çalıştım fakat bir çok kez Rus ekibimiz ile Türkiyede Rus-Türk projelerinde yer aldım. Yapılan işin aynı olmasına rağmen arasında farklılıklar olması beni çok şaşırtıyor, her iki sisteminde kendi eksi ve artıları mevcut ama bu farklılıklar Türk ve Rus oyuncular için pek sıkıntılı olmadı. Türk ve Rus oyuncular işlerine saygılı yaklaşıp severek yapıyorlar, her iki ülkeninde oyuncuları sanat yaptıklarının farkında ve gayet profesyonel olarak işlerini yapıyorlar.
RR:
- Rus oyuncu olarak Vladimir Mashkov ile çalışma şansım oldu ve inanılmaz bir deneyimdi benim için, kendisi tam bir profesyonel, yanındaki oyuncu arkadaşlarına her zaman tavsiyeler de bulunarak onların daha iyi olması için çabalıyor. Samimi ve hiçbir şekilde egosu olmayan tam bir profesyonel. Türk oyuncu olarak Burak Özçivit ile çalıştım kendisi de aynı şekilde işini mütevazı bir şekilde yapıyor, etrafındaki insanlar ile iletişimi çok samimi ve içten, kamera ile olan ilişkisi üst düzey ve işini severek yapan birisi, kendisiyle çalışmak çok keyifli.
RR:
- Bunun olmaması için herhangi bir sebep göremiyorum. Rusya’da Türkiye’de olduğu kadar yetenekli oyuncular mevcut, umarım ileride Rus oyuncuları da Türkiye’de projelerde görebiliriz ya da Rus projelerimizin Türkiye’de yayınlandığını görebiliriz.
RR:
- Şuan gelen teklifler tabiki mevcut, hatta bir hayli fazla, bu projeler arasından senaryosuna güvendiğim ve yardımımın dokunacağını düşündüğüm projeleri değerlendiriyorum. İlerisi için hedeflerim tabiki var bunların en başında Rusya-Türkiye dostluğunu pekiştirecek, daha iyiye taşıyacak büyük bir projede yer almak, bunun ile ilgili çeşitli çalışmalar mevcut, umarım en kısa sürede hayata geçer.
RR:
- Kesinlikle dil öğrenmeleri gerekiyor. Bu sadece İngilizce değil, Rusçayıda öğrenmeleri gerekli. Bu metin ezberleyip bunu kamera karşısında göstermek için değil, yönetmenin verdiği tavsiyeleri doğru bir şekilde anlayıp bu duyguyu güzel bir şekilde izleyiciye aktarmaları için gerekli, tabii birde günlük yaşamları için gerekli olacak. Ben hayallerimin peşinde koşup güzel bir kariyer elde ettim ve bunu yaparken cesur davrandım. Cesaretli ve mantıklı olup hedeflerinin peşlerinde koşmalarını tavsiye ederim. Buradan genç oyunculara tavsiye verirken kendimi yaşlı hissettim ama bende daha genç oyuncu statüsündeyim diyebilirim.